A Forecast...

Whenever SaaS and Soa completes their evolution, a new era will rise;
Internet Software Studio
A platform where developers will no longer need a software development studio,
A platform where development & compilation can be done online, where intermediate software users will able to develop their own software without digging into huge documentations...

Some day...

 

Evet yazılım sektörünün geleceğinde SaaS büyük rol oynayacak.Bu konu üzerine daha çok yazı yazmayı planlıyorum fakat daha öncesinde bu servisin ne tür bir platform üzerinde çalışması gerektiği hakkında bilgi vermek istiyorum.

Software Service Provider olarak SaaS hizmeti vermeye başladığınızda bu hizmetin donanım tarafının high availibility - yüksek erişim özelliğinin sağlanması kaçınılmaz olacaktır.Tabi SaaS hizmeti verdiğiniz platformlar farklı olabilir, bazı SSP ler Ms platformunu bazıları Linux platformunu seçecektir.Bazıları ise belki bu platformları birleştirip kullanacaktır.

Sonuç olarak SaaS için donanım problemlerinin sorun çıkarmayacağı bir çözüme ihtiyacınız olacak.
Bu konu üzerinde çok araştırma yaptım.Almanya SwSoft Virtuozzo, Us VirtualIron,VmWare,Paralells en yakın iki çözüm VmWare ve VirtualIron.VmWare pastanın büyük çoğunluğuna sahip durumda ve çok iyi bir ivme ile gelişmeye devam ediyor.VirtualIron'ın Intel tarafından büyük desteği mevcut.Fakat VI'in Türkiye'de distribütörlüğü çok yeni.Deneyime ihtiyaçları olduğu kesin.Vmware ise bu konuda Türkiye'de yoğun olarak çalışmış,sayısız projelere imzasını atmış, hatta kendi bölgesindeki satışların %60'ı TR'den çıkmış durumdadır.

Sonuç olarak bu iki kavramın geleceğin teknolojisini şekillendireceği düşüncesindeyim.

 

Yıllardır uygulanan yöntem.Firmalarla toplantı ayarla, teker teker görüş, ürünlerin demolarını kullan, test et, kendi işletmene uyarla, analiz et, pazarlık et, hadi kullanmaya başladın, yıllık bakım ücreti adı altında o firmanın hizmet vermeye devam edebilmesi için pazarlama ve yönetim tarafından uydurulmuş ücretler öde.

Software 2007 konferansında Motorola, Fedex, Disney, Toyota CIO'larının (özellikle Motorola :) ) tek dillendirdiği sorun.Bir yazılım ürünü alıyorsunuz, veya geliştiriyorsunuz veya outsource ediyorsunuz, bug'larla dolu, bugları bulup düzeltip patch ve fix liyorsunuz, dağıtımını sağlıyorsunuz.

Peki Software as a Service bütün bu sorunlara çözüm sunuyormu? Yazılım dünyasının gideceği nokta hakkında yorum yapmak afaki konuşmalar olacaktır fakat bu yapı en azından benim aklımda bir sürü proje uyandırıyor.

Gelelim dağınık sistemlere, Türkiye için konuşuyorum.Bir ülkenin en değerli varlıklarından biri insan kaynağıdır.Bizde harcanan, bir köşede unutulmuş, alakasız işlerle hayatını kazanmaya çalışan o kadar çok değerli insan mevcut ki, ben bu topluluğa dağınık sistemler adını veriyorum ve ne yazıkki hala bu sistemleri bir araya getirecek, yönetecek bir sistem mevcut değil, bu yönetimi gerçekleştirip bir yazılım ürünü ortaya koymuş başarılı bir yapı mevcut değil.

Kaba tabiriyle;
Dağınık sistemler = yatırımcı + yazılımcı + tekniker + sistemci

Neden bu dağınık sistemler bir araya getirilip bir saas başarısı sağlanamıyor?

 

Değerli arkadaşım Sem GÖKSU'nun sitesi.
Bu siteyi ulaşılamaz hale getiren arkadaşım,
Sem'in, benim, ve bizim gibi arkadaşların sitelerinde, hepimiz,  yazılım dünyasında kendine yer arayan arkadaşlara
yardımcı olmaya çalışıyoruz.Bu yardımları herhangi bir karşılık beklemeden yapıyoruz.Dolayısı ile bu web sitelerini
maliyetten dolayı daha az korunaklı ucuz hostinglerde barındırıyoruz.

Şimdi sen geldin bu siteyi ulaşılamaz hale getirdin de nooldu, milli bir dayanışmaya yardımcı mı oldun da Atatürk'ün resmini
yayımlıyorsun? HAYIR, insanlarımızın ücretsiz olarak bilgi almasını engelliyorsun, böyle olmasına rağmen kendini
bir halt zannediyorsun.

 

Webden upload edilen bütün resimler birbirine linklenebilecek.Sanal dünya... semantik arama resimle...

 

Yok hayır.... Micorosoft, dos zamanında, matrix etkisi yapan Another Day oyununu çıkartmıyor :P

Bugün Microsoft'un "non .net developer"'lara yönelik seminer/eğitim tarzında olan event'ine katıldım.2005'de verdiğim seminer aklıma geldi. Öğleye kadar olan bölüm aşağı yukarı aynı konuları içeriyordu.Fakat CLI-CLS ve FCL konularına daha detaylı değinmeleri iyi olurdu diye düşünüyorum.Sonuç olarak potansiyel .net developerlari mevcuttu.:)

Seminerin ikinci bölümünde Smart-Client ve .net 3.0 wpf presentation foundation hakkında bilgi verildi.Açıkçası uzun süredir neden Ms bunu hala böyle yapıyor diye dır dır yaptığım bir soruna cevap buldum.Sorun şöyle; Ms 2000 senesinde .net'i çıkartıyoruz dediğinde, tamam artık uzun süre devam edecek bir yapı geliyor demiştim.Windows Forms lar için bu böyle oldu.Tabiki her yeni sistemde yaşanan problemler yaşandı, sp ler ve yeni sürümler çıktı fakat mevcut duruma bakıldığında yapı haddinden fazla oturmuş gözüküyor.Fakat aynı şey Asp.net için geçerli değil.Evet asp.net son sürümü web programlama için ideal ve çok basit ayrıca framework un gücüne sahip.Ama client tarafına bakıldığında hala javascr kodu çalışıyor.Bu beni çok rahatsız ediyordu.

Sanırım Ms bunun için bir client dili yazmaktan vazgeçmiş, Smartclient+ClickOnce+Winforms+(Wpf'ye ben Winforms+ diyorum :) ) birleşimiyle client tarafında hem .net dillerinin kullanılabilirliğini sağlamış hem de wpf ile müthis efektler getirmiş durumda.Bu özelliklere clickonce da eklendiğinde neredeyse artık bir web uygulamasına ihtiyacınız kalmıyor.Eğer client tarafında kuvvetli bir arayüz ve gelişmiş kullanıcı arabirimi gerekiyorsa artık wpf mevcut.Click once sayesinde güncellemeleri rahatça dağıtabiliyorsunuz.Evet web'e göre biraz daha bandwidth kapsayacak bir teknoloji ama geri dönüşüne bakıldığında bence kabul edilebilir bir fark.Çoğu önemli kuruluş bu konu ile ilgili ürünlerini tamamlamış durumda.Aşağıda New York Times Reader dan bir scrshot mevcut...

 

http://www.kapgetr.com/

Bu da girişimciliğin hat safhası.Sevgili arkadaşım Onur'un aklına gelen bir fikir.O arama motoru bu arama motoru gezmeden aynı anda birden fazla arama motorunu kullanabiliyorsunuz.

Google'a ayrı, Yahoo'ya ayrı zaman mı? Kapgetr arıyorum çıkıyorum :)

 

Fatih arkadaşımızın bir talebine istinaden .net framework class library yi gezinirken problemine kolay bir çözüm buldum.Eğer bir web sitesinin html içeriğini okumak istiyorsanız Uri sinifi biçilmiş kaftan.Eski yöntemlere (winsock,tcpclient) gerek kalmadan (tabiki bu yöntemler kullanılıyor ama arka planda) Uri sınıfını kullanarak bir web sitesinin içeriğini alabiliriz.Örnek aşağıda;

using System;
using System.Collections.Generic;
using System.Text;

using System.Net;
using System.IO;

namespace UriX
{
class Program
{
static void Main(string[] args)
{
Uri siteUri = new Uri("http://www.google.com/");
WebRequest wr = WebRequest.Create(siteUri);
WebResponse wer = wr.GetResponse();

Stream strX = wer.GetResponseStream();
StreamReader strR = new StreamReader(strX);
Console.WriteLine(strR.ReadToEnd());
}
}
}

 

www.hakia.com

Amaç aynı, arama...
Bugün google, yahoo vs gibi arama motorlarını kullanıyoruz.Arama anahtarı olarak girdiğimiz bilgiler arama motorunun veritabanındaki anahtar sözcüklerle karşılaştırılıp sonuçlar karşımıza listeleniyor.Fakat gelen sonuçların doğruluğu, sitelerdeki keywordlerin doğru girilmesine bağlıdır.

Yöntem farklı
Hakia da ise durum farklı.Kelimeler anlamlarına göre yorumlanıyor.Bunun üzerine değişik birkaç metodoloji kullanılıyor (ontosem,qdex,semanticrank).

Yani ben hakia'ya "Why did Enron collapse?" diye soru sorabiliyorum.Hakia'da bu soruyu yorumlayıp, bu sorunun cevabını içeren siteleri sonuç olarak listeliyor.

Vakit nakittir...
Dr.Berkan'a göre Kuzey Amerikada son 1 ayda yapılan arama sayısı 5.6 milyar.Bunun yarısının tam sonuç alınamayan aramalar olduğunu ve arama başına bir dakika harcandığını düşünürsek son 1 ayda 47 milyon dakika boşa harcanan zaman mevcut olduğunu görürüz.Evet vakit nakittir...

Bunun sonucu olarak, ilerleyen zamanlarda bu sistemin kullanılabileceği alanları düşünüyorum...
Mobil telefonlar - ses algılama ile çalışan arama motoru:hakiaMobile
Alışveriş merkezlerinde, Plazalarda, Açık merkezi alanlarda - ses alıgılama ile çalışan kiosklar:hakiaKiosk
....

Büyük başarı.Dr. Rıza C. Berkan'a böyle bir teknolojiyi kullanıma sunduğu için teşekkür ediyorum.

 

Normalde sayfa üzerine 1 gridview,1 detailsview ve 1 datasource kontrolü yerleştirerek db tablosuna veri ekleyebiliyor silebiliyoruz.Fakat datasource da select komutuna iki ayrı tablodan veri aldığınızda ve detailsview ile yeni kayıt eklediğinizde gridview refresh olmuyor.

Sorunu gidermek için, detailsview 'ın iteminserted olayında gridview u refresh edecek kodu yazmaniz gerekiyor.

    protected void DetailsView2_ItemInserted(object sender, DetailsViewInsertedEventArgs e)
    {
        GridView1.DataBind();
    }

Kolay gelsin.

 

Atlas'dan Asp.Net Ajax beta1 e geçip, scriptmanager,scriptmanagerproxy,updatepanel gibi extension kontrollerinde problem yaşayan arkadaşlara;

Sorun şu anda bir bug gibi gözüküyor.Web.config de Microsoft.Web.Extensions ile alakali tagprefix niteliğini ajax olarak değiştirmeniz gerekiyor.Tabi bu değişiklikten sonra sayfalar üzerindeki kontrollerin de prefixlerini düzeltmeniz gerekiyor.

            <controls>
        <add tagPrefix="ajax" namespace="Microsoft.Web.UI" assembly="Microsoft.Web.Extensions, Version=1.0.61025.0, Culture=neutral, PublicKeyToken=31bf3856ad364e35"/>
        <add tagPrefix="ajax" namespace="Microsoft.Web.UI.Controls" assembly="Microsoft.Web.Extensions, Version=1.0.61025.0, Culture=neutral, PublicKeyToken=31bf3856ad364e35"/>
        <add tagPrefix="asp" namespace="Microsoft.Web.Preview.UI" assembly="Microsoft.Web.Preview"/>
                <add tagPrefix="asp" namespace="Microsoft.Web.Preview.UI.Controls" assembly="Microsoft.Web.Preview"/>       
            </controls>

Ben çektim siz çekmeyin :)

 

VOIP çözümleri uzun süre önce merdiven altında kurulan şirketlerin %50 ucuza yurtdışı telefon görüşmeleri satmasıyla gündeme girdi.Bu şirketler aslında ne legal ne illegaldiler.Yakalandıkları taktirde mahkeme ceza veremiyordu çünkü ceza hukukunda böyle bir madde yoktu sadece teknik ekipmana el konuluyordu.

Londra'yı TT üzerinden aramak için 1.44YTL ödeniyordu, fakat görüşmeler bu merdiven altı şirketlerden yapıldığında 0.72YTL'ye mal oluyordu.İşin güzel tarafı bu şirketler yurtdışında terminasyon yapan VOIP carrier firmalarına bu görüşme için sadece 0.18YTL ödüyorlardı.

Günler geçti TT bu özelleştirme yaptı lisanslar çıktı satıldı vs vs vs

VOIP teknolojisi ülkemizde sadece maliyetlerin düşmesi ile anıldı.Kimse bu görüşmelerin güvenirliğini sorgulamıyordu.Acaba görüşmelerim güvenilirmi? Network ağına sızabilecek phreacher(telekom hackerları) lar görüşmelerimi kaydedebilir mi?

Bir sistem mühendisi arkadaşımın keşfettiği bir problemi sizinle paylaşmak istiyorum.

A bilgisayarından skype hesabınıza login olun.
listenizdeki herhangi bir kişiyle yazılı mesajlaşmaya başlayın.

B bilgisayarından A bilgisayarında kullanmakta olduğunuz skype hesabıyla tekrar login olun.(A bilgisayarındaki hesabınızdan logout olmayın)

listenizdeki arkadaşınıza birkaç test mesajı gönderin.

Göreceksiniz ki bütün mesajlaşma B bilgisayarından takip edilebilmektedir.
VOIP paketlerinin de aynı şekilde her iki pc de gönderilip gönderilmediğini incelemedim fakat görünüşe bakılırsa hesap bilgilerinizi ele geçirmiş birisi sizin haberiniz olmadan yapacağınız görüşmeleri online olarak takip edebilir durumdadır.

Tabi bu sadece bir yazılımın açığı veya tasarımın köklü değişimlere izin vermemesinden kaynaklanan bir sorun olabilir.
Peki görüşmelerimizi nasıl güvenli bir şekilde yapabiliriz?
.....
.....
(devamı gelecek)