Dün akşam uzatmanın sonlarına doğru yediğimiz talihsiz golden sonra gözlerimi ekrandan alıp moralim bozuk bir şekilde youtube izlemeye başladım.Sonra yaptığımız son dakika atağını görünce içimden bir belki geçti.Gol olduğunda gözlerime inanamadım ve golü 2-3 sn gecikmeli idrak edebildim.Anladığımda ise ayağa firladım ve bu arada heyecandan elimde tuttuğum evlilik yüzüğüm camdan fırladı :).

Dışarı çıktığımızda ise karnaval havası vardı.Gece süperdi.Bir şey farkettim ne kriz, ne de gündemde dolaşan başka sıkıntılardan eser yoktu...Herkes yarın yokmuş gibi eğleniyordu...

Beni en çok gururlandıran ise yabancı basında dinlediğim bir haberdi.Sunucu Viyana'daki havanın muhteşem olduğunu, oradaki göçmenlerimizin diğer takım taraftarlarından farklı olarak bir futbol takımını değil, Türkiye'yi gönülden desteklediklerini ve biz de burdayız sizin yanınızdayız mesajını verdiğini, Fatih Terim'in çok alçakgönüllü ve mükemmel bir direktör olduğunu maçtan sonra Hırvat t.direktörünü teselli ettiğini, futbol takımının kendi değimiyle "mid-sized players"  olduğunu fakat bu oyunlarıyla aslında çok değerli oyuncular olduklarını kanıtladıklarını bildirdi.

Dediğim gibi sizlere tonlarca altın helal olsun çocuklar...